piwik no script img

Özgür olmayan basınAnadolu Ajansı'nın Latin Amerika misyonu

Anadolu Ajansı(AA), Güney Amerika’da yayın hayatına başladı. Amaç, Türkiye hakkındaki olumsuz algıyı düzeltmek. Temsilciliği Kolombiyalı bir gazeteci yönetiyor.

Burası Türkiye, burada çok normal şeyler yaşanıyor. Foto: dpa

Tek kelime Türkçe bilmeyen Kolombiyalı, Güney Amerika'daki 12 ülkeye Türkiye'yle ilgili su katılmamış gerçekleri göstermek istiyor. „Fakat bir Türk'e benziyorum“ diyor Danile Sagar, gülümseyerek. „En azından Türkiye'deyken bana bunu söylediler.“ Deri ceket giyen, koyu saçlı ve yumuşak bakışlı Salgar, Kolombiya'nın başkenti Bogota'nın kuzey semtlerinden birinde bir cafede oturuyor. Temmuz'un son günleri.

Gazeteci Sagar, yeni işvereniyle görüşmeye gittiği ilk Türkiye ziyaretinden yeni döndü. Artık, eski çalışanlarının „Erdoğan'ın megafonu“ diye tanımladıkları Anadolu Ajansı için çalışacak. Bogotá'da yeni bir ofis açıp yönetecek olan gazeteci, Latin Amerika ve Türkiye'yle ilgili haberler hazırlayacak.

Salgar, Ankara’dayken dünya kamuoyunun „Türkçeleştirilmiş“ versiyonunu dinledi: Avrupa Birliği’nin Türkiye’yle ilgili ikiyüzlülüğü, Türkiye’nin AB kabul sürecinin sürüncemede bırakılması durumu, Türkiye’nin Ortadoğu’daki arabuluculuk rolü… Ve sonunda, Salgar, konuları Türkiye’deki Olağanüstü Hal’in gerektirdiği gibi Kolombiya’dan yayma görevini üstlendi.

„Türkiye'nin batı medyasındaki görüntüsü birçok ön yargıyla veriliyor“ diyen Salgar, bir süre önce ünlü El Espectador gazetesi için Ortadoğu muhabiri olarak çalışıyordu. Salgar’a göre, „Pek çok şey Erdoğan'ı parmakla gösterip ‚diktatör‘ diye bağırmaktan daha karmaşık.“ AA’nın bu yeni temsilcisi; Türkiye'deki iktidarı topyekün savunmak istemese de, Erdoğan'ın „ne demek istediğini“ dünya kamuoyunun bilmesi gerektiğini düşünüyor ve „Biz haberleri katıksız veririz“ diyor.

Ralf Pauli

taz eğitim redaksiyonu muhabir ve editörü.

Neden Latin Amerika?

Ankara, son senelerde dünyaya ulaşmak için bir hayli para harcadı. Devlet yayın kurumu TRT’nin İngilizce kanalı „TRT World“ 2015 yılında yayına başladı. Washington, Londra, Mumbai ve Singapur gibi şehirlerdeki ofislerle toplamda 13 dilde yayın yapan Anadolu Ajansı, haberlerini 97 ülkeye satıyor.

Tüm bunlar Türkiye’deki hükümetin yeni öz algısıyla ilgili. 2002 yılında iktidara gelen AKP, Pan-Osmanlıcılığı son yıllarda giderek artan bir şekilde yeni dış politika olarak benimsedi. Avrupa Birliği’yle ilişkileri soğutup Ortadoğu’daki komşu ülkeler, Kafkasya ve Balkan ülkeleriyle ilişkileri sağlamlaştırmayı hedefledi. Uluslararası anlaşmazlıklarda arabuluculuk görevine soyunan Türkiye, geçtiğimiz yıl meydana gelen darbe girişiminin ardından yalnızlaştığı dünyada kendine yeni müttefikler aramaya başladı.

Fakat neden Türk ve Müslümanların neredeyse hiç yaşamadığı Latin Amerika?

Çünkü Anadolu Ajansı, öncelikle kendi hazırladığı Türkiye ve Ortadoğu haberlerinin yayılmasından yana. Bir başka amaç ise, Latin Amerika’da oluşan „olumsuz Türkiye imajına“ karşı çıkmak. Anadolu Ajansı, Temmuz ayında yayımladığı bir röportajda, bu amaçlardan bahsetti. Ajans, aynı röportajda, „FETÖ’cülerin yeni adresinin Latin Amerika“ olduğu görüşüne de yer verdi.

Büyük oynayan sadece Türkiye değil

Haber Müdürü Salgar ve 13 muhabiri, geçtiğimiz hafta boyunca günde 50’ye yakın haber geçti; Kolombiya’dan, Latin Amerika’dan, dünyadan ve Türkiye’den. Bunun jeostratejik nedenlerinin de olduğunu belirtiyor Salgar. Türkiye, Kolombiya’yla serbest ticaret anlaşması imzalamayı hedefliyor.

Siyaset bilimcisi Carlos Alberto Patıño Villa, „Türkiye’nin Latin Amerika’ya karışması beni pek şaşırtmıyor“ diyor. Üniversidad Nacional de Colombia, Siyasal Bilimler ve Uluslararası İlişkiler Enstitüsü’nde „dış güçlerin“ Latin Amerika’ya uyguladığı yaptırımlarla ilgili araştırmalar yapan Villa, „Rusya; Küba, Nikaragua ve Venezuela’da aktif rol oynuyor. Çin ise Meksika, İran ve Venezuela’da.“ Burada özellikle iki çıkar söz konusu: Ekonomik ve askeri ilişkileri iyi tutmak ve kendi hükümetlerinin siyasetini meşru kılmak. Bu ülkeler bunun için dış yayınlar yapan haber ajanslarına ihtiyaç duyuyorlar.

Batı’yla nükleer sürtüşmelerin ayyuka çıktığı 2011 sonlarında İran, Latin Amerika’da Hispan TV adında İspanyolca yayın yapan ve tüm gün yayın yapan bir TV kanalıyla herkesi şaşırtmıştı. Tam da Venezuela, Nikaragua ve Küba gibi müttefiklerinin olduğu yerde. Rusya Kremlin tarafından yönetilen Russia Today (RT) ile, Çin ise dış haberler yayını yapan CCTV ve Çin haber ajansı Xinhua aracılığıyla uzun süreden beri İspanyolca yayınlar veriyor. Siyaset bilimcisi Patıño Villa „Fakat tüm bu çabalar boşa kürek çekmektir“ diyor ve ekliyor: „En azından Türkiye için.“

„Kolombiya’da en fazla 15 bin Türkiyeli yaşıyor. Kültürel kesişme noktaları neredeyse yok gibi. Türkiye’yle ticaret de yok denecek kadar az.“ Kolombiya’nın şu anki Devlet Başkanı Juan Manuel Santos ile iki devlet bir yatırım koruma anlaşmasıyla 2010 ve 2013 yılları arasındaki ticaret hacmini 271 Milyon dolardan 792 milyona yükseltmeyi başarmış olsalar bile, Patıño Villa Anadolu Ajansı’nın İspanyolca servisini boşa harcanmış bir çaba olarak görüyor.

Kolombiya’daki basın kuruluşları Reuters, AFP ve EFE gibi tanınmış ajanslara daha çok güveniyorlar. Bu yüzden Villa, Salgar gibi tanınmış bir gazetecinin „Erdoğan’ın basın ofisi gibi çalışmaktan niye çekinmediğini“ merak ediyor.

Peki ya mesleki ilkeler?

Bu kaygıları Salgar’ın El Espectador’da birlikte çalıştığı eski meslektaşları da taşıyor. Daha önce Salgar’la dış haberler servisinde çalışan Angelica Lagos „Daniel mesleki kariyerine zarar veriyor diye düşünüyorum. Anadolu Ajansı için çalıştığını öğrendiğimizde ona şunu sorduk: Peki, gazetecilik ilkeleri ne olacak? Türkiye’deki basın özgürlüğünün durumu ne olacak?“ ifadelerini kullanıyor. Lagos, Salgar’ın tüm bu suçlamaları reddettiğini söylüyor.

İnternet sayfasının resmi olarak yayına başlamasından tam dört gün sonrasının haber başlıkları şöyle: Peru’da öğretmenler grevi, Venezuela’da baskı rejimi, Kuzey Kore’nin roket denemeleri… Salgar’ın muhabirlerince hazırlanmış yazıların başlıklarında „Ankara’nın konuştuğunu“ belli eden haberler de var: „Türk askerleri Ağustos ayında 176 PKK teröristini öldürdü“ ya da „Gülen, taraftarlarını Türkiye karşıtı kampanyalara zorluyor“ gibi. Karşıt tarafın görüşleri ise alınmamış. Hükümet görüşüne karşı eleştirel bir yaklaşım da yok.

Daniel Salgar devlet propagandasına alet olduğunun farkında mı?

Bogotá’ya telefon…

Salgar telefonu açtığında soruya pek de şaşırmamış gibi: „Türkiye ve diğer ülkelerden gelen haberleri Anadolu Ajansı’nın diğer ofislerinden alıyoruz. Bu sayı, oldukça yüksek olduğundan haberleri tekrar incelemek zor oluyor.“

Haber Müdürü Salgar, taraflı haberleri ise şimdiye kadar fark etmediğini söylüyor.

Katkıda bulunan: Ali Çelikkan

taz lesen kann jede:r

Als Genossenschaft gehören wir unseren Leser:innen. Und unser Journalismus ist nicht nur 100 % konzernfrei, sondern auch kostenfrei zugänglich. Texte, die es nicht allen recht machen und Stimmen, die man woanders nicht hört – immer aus Überzeugung und hier auf taz.de ohne Paywall. Unsere Leser:innen müssen nichts bezahlen, wissen aber, dass guter, kritischer Journalismus nicht aus dem Nichts entsteht. Dafür sind wir sehr dankbar. Damit wir auch morgen noch unseren Journalismus machen können, brauchen wir mehr Unterstützung. Unser nächstes Ziel: 40.000 – und mit Ihrer Beteiligung können wir es schaffen. Setzen Sie ein Zeichen für die taz und für die Zukunft unseres Journalismus. Mit nur 5,- Euro sind Sie dabei! Jetzt unterstützen

Mehr zum Thema

0 Kommentare

Kommentarpause ab 30. Dezember 2024

Wir machen Silvesterpause und schließen ab Montag die Kommentarfunktion für ein paar Tage.
  • Noch keine Kommentare vorhanden.
    Starten Sie jetzt eine spannende Diskussion!