Belediyeye personel alımları: Bağlar'ın işsizliği AKP'yi bağlamıyor
Diyarbakır'ın Bağlar ilçesinde hem nüfus hem işsizlik artıyor. Seçimleri kaybetmesine rağmen belediyeyi elinde tutan AKP ise işe alımlarda Bağlar'da yaşayanlar yerine kendi destekçilerine öncelik veriyor.
Serhat Kaya, yakıcı temmuz sıcağının altında meyveleri sepete yerleştirirken alnında birikmiş teri siliyor. Eşi kamuda çalıştığı için gerçek ismini vermek istemeyen Kaya, aslında uluslararası ilişkiler mezunu. Diyarbakır'ın Bağlar ilçesinde yaşıyor. Şimdi asgari ücret karşılığında bir markette çalışıyor. Uzun süre işsiz kaldığı için bu işi yapmaya başladığını söyleyen Kaya, aslında 2012 yılından beri devlet dairelerinde pek çok mülakata girse de, ona göre bir iş bulamamasının tek sebebi, „torpilinin olmaması“.
400 binden fazla kişinin yaşadığı Bağlar, tek başına Türkiye'nin 36 ilinden daha büyük nüfusa sahip. 1990'lı yıllarda devlet ve PKK güçleri arasındaki çatışmalı dönemde köyler yakılmış, köylüler göçe zorlanmış, Bağlar ilçesi yoğun göç almıştı. 2016 yılında kentte yaşanan çatışmalı süreçte Bağlar'ın hemen yanında yer alan Sur ilçesinin yerle bir edilmesinin ardından kalan evler de kamulaştırıldı. Savaştan ve travmadan kaçanların geldikleri yer bir kez daha Bağlar oldu. Göçle birlikte işsizlik de arttı. Bağlar Dörtyol kavşağında her yaştan işçi gün boyu yolun kenarındaki kaldırımda, elinde kazma ve küreğiyle iş bekliyor. Ancak işler çok durgun. Yerel politikacılar Bağlar'daki işsizlik oranının Türkiye ortalaması olan yüzde 13,8'in üzerinde olduğu görüşünde.
İşsizlik, 31 Mart yerel seçimleri öncesinde Bağlar’daki en önemli gündem maddesiydi. HDP, seçim kampanyası boyunca işsizliği çözmeye dair vaatlerde bulundu. Bu vaatlerden bir tanesi, OHAL döneminde gerçekleştirilen güvenlik soruşturması nedeniyle belediyedeki işlerinden atılan 255 taşeron işçinin bir kısmının yeniden işe alınmasıydı. 100’e yakın belediye çalışanının, Diyarbakır İdare Mahkemesi’nin Nisan ayında aldığı bir kararla işine dönebilmesi bekleniyordu. HDP, yüzde 70'lik bir oranla seçimleri kazandı. Fakat YSK, mazbatayı AKP’nin adayı Hüseyin Beyoğlu'na verdi. Gerekçe, HDP'nin eşbaşkan adayı Zeyyat Ceylan'ın öğretmenlik yaparken Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile işinden ihraç olmasıydı. Yüzde 72 ile seçilen eşbaşkanlar göreve gelemedi. Verilen sözler de tutulamadı.
„Kürt müsün, Zaza mısın?“
Mayıs ayında Bağlar belediyesine personel alımıyla ilgili bir ilan yayınlandı. İnternette yalnızca bir gün boyunca duran bu ilan, Bağlar Belediyesi'nde 180 kişinin işe alınacağını duyuruyordu. Yaklaşık 2 bin kişi başvurdu. Serhat Kaya ilanı tesadüfen gördüğünde heyecanlandı. Hemen işten izin alarak belediyeye gidip başvuru evraklarını teslim etti. Mülakat günü belediyenin önünde uzun kuyruklar olduğunu anlatıyor. Sorulara hazırlanabilmek için kendisinden önce mülakata girip çıkanlara kulak kabartıyor: „Recep Tayyip Erdoğan'ın doğum tarihi nedir? 15 Temmuz darbesi üzerine fikirlerin neler?“
İçeri girebilmek için beş saat bekleyen Kaya’nın mülakatı yalnızca iki dakika sürmüş: „Türkiye'nin Rusya'dan satın aldığı S-400 füzelerini sordular. Politik olmak gerekiyordu, ona göre konuştum. Türkiye'nin kendisini koruması için S-400lere ihtiyacı olduğunu söyledim. 'Kürt müsün, Zaza mısın?’ dediler. Kürtçenin lehçelerini bilip bilmediğimi sordular. Ardından dışarı çıkardılar.“ Kaya, bu görüşmenin ardından işe alınmadı.
Bağlar Belediyesi’ndeki işe alımlar sırasında mülakat komisyonunun başında Bağlar Belediyesi Başkan Yardımcısı Muammed Akar yer aldı. Muhammed Akar memurluk sınavı için KPSS'nin bilgi bankasından standart sorular alıp sorduklarını söylüyor. Mülakatlarda işe alınanlardan yalnızca yüzde 40'a yakınının Bağlar'da yaşayan gençler olduğunu ekliyor. Halbuki YSK tarafından atanan Belediye Başkanı Hüseyin Beyoğlu, Haziran ayında belediye meclisinde yaptığı konuşmada, işe alınacak 180 kişinin tamamının Bağlar'da ikamet eden işsizler arasından seçileceğini söylemişti. Muhammed Akar, Bağlar'daki işsizliğin yüzde 65 civarında olduğunu tahmin ediyor. Buna rağmen işe alınanların çoğunluğunun Bağlar dışında yaşıyor olmasını, AKP’nin Diyarbakır merkezdeki zayıf pozisyonuyla açıklıyor: „Merkezdeki tek AKP belediyesiyiz, bu nedenle herkes talep için geliyor.“
„İşime geri dönmek istiyorum“
Bağlar'da ikamet edip işini kaybeden eski belediye çalışanları ise halen göreve iade hakkının yerine getirilmesini bekliyor. Aşçı Remziye Şengüner de bunlardan biri. Şengüner'in Bağlar'daki hikâyesi 1994 yılına dek uzanıyor. Yaşadığı köy yakıldıktan sonra ailesi ile bu ilçeye taşınmış. Yakın zamana kadar Bağlar Belediyesi'ne bağlı Kardelen Kadın Merkezi'nin sığınma evinde aşçı olarak çalışan Şengüner, darbe girişimi sonrasında hakkında güvenlik soruşturması yapılarak işinden çıkarıldı. Organize Sanayi Bölgesindeki bir fabrikada asgari ücretle mutfakta iş buldu. Fakat derinleşen işsizlik döneminde özel sektörün maaşları üç-dört ay geç ödediğini söylüyor.
İşine geri dönmek için açtığı davayı kazandığını ifade eden Şengüner, yeni göreve gelen belediyenin tekrar bir güvenlik soruşturması yapmak istediğini, bu nedenle anne, baba ve kardeşlerinin adreslerinin liste halinde kendisinden istendiğini belirtiyor: „Haksızlıklar ağır geliyor. Yeni alınanların da belki işe ihtiyacı var, ama bizi çıkarıp onları almaları bizi üzüyor. Belediyedeki işime geri dönmek istiyorum.“
Üç yasaya aykırı işe yerleştirme
Bağlar ilçe meclisinin 37 üyesinin 30'u HDP'li olsa da, meclisin yetkileri 2014 yılında değişen yerel yönetimler mevzuatı ile sınırlandırıldı. İşe alım ya da ihale gibi önemli konularda başkan tek başına karar alabiliyor. HDP'nin Bağlar Belediyesi İnceleme ve Araştırma Komisyonu Başkanı Veysi Kuzu, bir çay bahçesinde oturmuş elinde tuttuğu listeye bakıyor. Listede Bağlar Belediyesi'ne alınanların isimleri yazılı. Tek tek ikametgâhlarını ve sosyal medya hesaplarını incelediğini belirtiyor.
Bağlar’a kayıtlı olanların sayısının çok az olduğunu, listedeki insanların çoğunun AKP lehine paylaşımlar yaptığına dikkat çekiyor. İşe alınanlar arasında AKP kadın kolları başkanı ile AKP'nin ittifak yaptığı aşırı sağcı MHP'lilerin de olduğuna dikkat çekiyor. Geçen dönem AKP Bağlar Meclis üyesi olan üç kişinin de yasalara aykırı olarak işlere yerleştirildiğini ifade ediyor. Yasaya göre bir belediye meclisinde üye olarak görev yapanların, görevlerinden ayrıldıktan sonraki 12 ay boyunca belediyeyle ilişkili herhangi bir pozisyonda görev yapamamaları gerekiyor.
Serhat Kaya, ellerini market üniformasının cebine yerleştirmiş, sakin bir şekilde konuşuyor. Kendi başvurduğu işe alınanların çoğunun Bağlar dışında yaşadığını duyunca şaşırmıyor. Bu uygulamaların artık rutin olduğu fikrinde: „El altından alsalardı dikkat çekecekti, böyle kılıfına uydurmaya çalıştılar. Zaten komisyondakiler mülakat hemen bitsin diye acele ediyorlardı.“ Tekrar bir iş imkânı çıkarsa hiç düşünmeden yine başvuracağını söyledikten sonra işine dönüyor, zira daha paydosa çok var. Akşam saat 10'a kadar markette reyon dizecek.
Links lesen, Rechts bekämpfen
Gerade jetzt, wo der Rechtsextremismus weiter erstarkt, braucht es Zusammenhalt und Solidarität. Auch und vor allem mit den Menschen, die sich vor Ort für eine starke Zivilgesellschaft einsetzen. Die taz kooperiert deshalb mit Polylux. Das Netzwerk engagiert sich seit 2018 gegen den Rechtsruck in Ostdeutschland und unterstützt Projekte, die sich für Demokratie und Toleranz einsetzen. Eine offene Gesellschaft braucht guten, frei zugänglichen Journalismus – und zivilgesellschaftliches Engagement. Finden Sie auch? Dann machen Sie mit und unterstützen Sie unsere Aktion. Noch bis zum 31. Oktober gehen 50 Prozent aller Einnahmen aus den Anmeldungen bei taz zahl ich an das Netzwerk gegen Rechts. In Zeiten wie diesen brauchen alle, die für eine offene Gesellschaft eintreten, unsere Unterstützung. Sind Sie dabei? Jetzt unterstützen
Starten Sie jetzt eine spannende Diskussion!