piwik no script img

Yurt dışında seçimler„Tamam“ Taksi

Berlin'de gönüllü muhalif sürücüler, engelli ve yaşlılara oy kullanma imkanı sunmaktalar.

Kamil Karabacak gönüllü olarak konsolosluğa seçmen götürüyor Foto: Ulaş Tosun

Hava kararmadan önceki kalabalığa alışık değil, direksiyon başında zorlanıyor. 14 yıldır, “taksiciliğe başladığından beri“ Berlin’de gece mesaisi yapıyor. Gece müşterileri daha samimi oluyor. Berlin’in ışıklarını seviyor. Çay molaları, çorba araları…Kamil Karabacak, ekmek teknesine, taksisine, direksiyon başında giydiği mavi gömleği gibi özen gösteriyor. Kaputta toz bile olmayacak, içerisi pırıl pırıl görünecek. Ve bu birkaç gün üst üste sadece gece değil, gündüzleri de çalışacak. Ancak bu seferki ekmek için değil, gönüllü bir mesai. 24 Haziran’da Türkiye’de gerçekleşecek seçimlerde Almanya'da kullanılacak her oy önemli.

“Tamam Taksi“, bu nedenle iş başında. Karabacak, Türkiye'de yaşanan gelişmelerden memnun değil. Aklında bir tek düşünce var; “Muhaliflerin oyları o sandıklara girecek. Siz gitmezseniz, biz götürürüz.“ Almanya’da yaklaşık 1,5 milyon seçmenin 7 Haziran’da başlayan oy verme süreci 19 Haziran’a kadar sürecek. İşte Berlin’de ana muhalefet partisi CHP’yi destekleyen 25 kişilik bir taksici grubu, kendi aralarında örgütlenerek, sandığa gitmekte zorluk çeken yaşlı ve engellileri, oy verebilmeleri için evlerinden alıp Berlin’deki Türk Konsolosluğu’na taşıyor.

40 yaşındaki Kamil Karabacak, “Bir şey yapmalı“ diye düşünüyor. „Bir şey yapmalı ama ne?“ Muhalif bir aileden. 72 yaşındaki babasından ilham aldığını söylüyor. Türkiye’deki babası yaşına rağmen seçim dönemlerinde köy köy geziyor, muhalefetin çalışmalarına katılıyor. Çocuklarının çağdaş, demokratik bir ülkenin yurttaşı olabilmeleri teminatını vermek istiyor. Berlin’de yaklaşık 200 kişilik Türkiyeli bir taksici grubu tarafından kullanılan bir WhatsApp hesabı var.

“Siz gitmezseniz, biz götürürüz“

Buradan sadece iş ile ilgili konular, yol yardımları paylaşılmıyor. AKP sempatizanları, siyasi propaganda da yapıyor. Kafasında, 16 Nisan 2017 Anayasa Değişikliği Referandum’undan önce bir fikir beliriyor. 200 kişilik WhatsApp grubunda olan 25 sol ve demokrat görüşlü taksici farklı bir grup daha kuruyor.

Gönüllü muhalif sürücülerin organizasyonu, geçen yıl gerçekleşen halkoylamasında muhaliflerin verdiği “Hayır“ oyu nedeniyle önce “Hayırlı Taksi“ diye anılıyor. Hayırlı Taksi’nin Tamam Taksi’ye dönüşümü de; AKP iktidarı ve Erdoğan’a iktidarına bir gönderme: „Tamam, buraya kadar!“ Aynı ekip şimdi sosyal paylaşım siteleri üzerinden iletişimde olan taksici grubu, 150 kişiyi sandığa götürüyor.

Kamil Karabacak, tipik bir Akdeniz insanı gibi. Telaşlı, hareketli, tez canlı. Uzun süre yanan trafik ışıklarına kızıyor. Önce siyah saçlarının iki yanına ve traşsız yanağına dokunuyor. Hafifçe indirdiği güneş gözlüklerini indirip araç telefonunu tuşluyor. Kısa süre sonra “Tamam Taksi“ kapıda. Blücherplatz’daki bir binada, her ikisi de 80 yaşını geçmiş, Abdullah ve Hadiye Talsa çiftinin önce yürümelerine yardımcı oluyor, ardından da kapıyı açarak arka koltuğa oturmalarını sağlıyor. Bir endişesi var… Tamam Taksi yeniden yola çıkar çıkmaz soruyor: “Amca yanlış olmasın, oyumuz belli, değil mi?“

„Sandıkta yanlış olmasın“

Yaşlı adamın verdiği cevap ile rahatlıyor: “Biz kime verilmeyeceğini iyi biliyoruz.“ Derin bir seçim analizine girilmiyor. Zaten görünen, tüm muhalefetin de bu konuda mutabık olduğu. Kamil Karabacak’ın aklına, bir önceki seçimde taşıdığı birkaç kişinin, Erdoğan’a oy vermesi geliyor. Yapacak bir şey yok. Dönüp oy geri istenecek değil ya! Konsolosluğa giden yolda, araç telefon bir kez daha tuşlanıyor. 58 yaşındaki engelli Makbule Doğan’ın çabuk cevap veriyor. Sesi taksinin içinde yankılanıyor: “Hemen iniyorum.“ Birkaç dakika içinde ön koltuktaki yerini alıyor. Sürücünün bu kez içi rahat. “Geçen sene de almıştım sizi…“

Konsolosluk avlusunda prefabrik yapılar yan yana. Seçim listesinde yer alan partilerin görevlileri seçmeni karşılıyor. İlk oy kullanma günü; konsolosluk binası avlusunun bu nedenle boş. Karabacak da oyunu kullanıyor. Almanya’ya ilk ve ikinci kuşak yerleşenler, ilk günkü tenhalığı, iki toplum arasında bir gözlem üzerinden anlatırlar, “Bürokratik işlerde Almanlar’da ilk, Türkiyeliler de son gün kuyruk olur.“ Tamam Taksi’nin sürücüsü, buna rağmen “Katılım yüksek olur bu seçimde“ diyor.

Tamam Taksi, Heer Caddesi üzerinden ters istikamete doğru yol alıyor. Türkiye’nin başkenti Ankara ve Berlin arasında 2643 kilometre var. Çağdaş, demokratik, insan haklarının evrensel standartta olduğu bir ülke özlemi hissediyor. Taksimeretresi çalıştırmayan taksi sürücüsü inandığı yolda emek harcıyor. Oy kullanma işleminin ardından yine evlerine bırakılacak olan 3 yolcu da aynı şekilde.

Boşalan taksi, başka müşteri almıyor. Kamil Karabacak taktığı CD’den Sezen Aksu dinliyor. Geceki işine çıkmadan önce biraz dinlenmeli. Yüzünde bir gülümseme… “Bu kez tamamdır.“ Kırmızı ışıkta beklerken içinden geçiriyor; “En azından elimizden geleni yaptık.“

taz lesen kann jede:r

Als Genossenschaft gehören wir unseren Leser:innen. Und unser Journalismus ist nicht nur 100 % konzernfrei, sondern auch kostenfrei zugänglich. Texte, die es nicht allen recht machen und Stimmen, die man woanders nicht hört – immer aus Überzeugung und hier auf taz.de ohne Paywall. Unsere Leser:innen müssen nichts bezahlen, wissen aber, dass guter, kritischer Journalismus nicht aus dem Nichts entsteht. Dafür sind wir sehr dankbar. Damit wir auch morgen noch unseren Journalismus machen können, brauchen wir mehr Unterstützung. Unser nächstes Ziel: 40.000 – und mit Ihrer Beteiligung können wir es schaffen. Setzen Sie ein Zeichen für die taz und für die Zukunft unseres Journalismus. Mit nur 5,- Euro sind Sie dabei! Jetzt unterstützen

Mehr zum Thema

0 Kommentare

  • Noch keine Kommentare vorhanden.
    Starten Sie jetzt eine spannende Diskussion!