piwik no script img

Son on yılda polis şiddeti378 kişinin faili

20 yaşındaki Güven Kahiroğulları, Salı günü Hatay'da polis kurşunuyla öldürüldü. 2007-2017 yılları arasında polis şiddetinden yaşamını yitiren kişi sayısı 378.

2007-2017 yılları arasında 378 kişi polis şiddetinden yaşamını yitirdi. Foto: Vedat Arık

Salı günü Hatay'ın Samandağ ilçesinde 20 yaşındaki Güven Kahiloğulları „polisin dur“ ihtarına uymadığı gerekçesiyle vurularak öldürüldü. Polis, Yeni Park civarında 31 SM 584 plakalı aracın yoluna devam etmesi üzerine araca ateş açtı. Kahiloğulları'nın vücudunun farklı yerlerine isabet eden 3 kurşun ile olay yerinde yaşamını yitirdiği belirtilirken, cenazesi Salı günü Samandağ Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı.

Çağdaş Hukukçular Derneği İstanbul Şube Başkanı Avukat Gökmen Yeşil, „Hatay'da yaşanan acı durum çok iyi araştırılmak zorunda; gerçekten dur ihtarında bulunuldu mu, uyarı kişinin duyabileceği şekilde mi yapıldı, kaçan aracın başka yollarla durdurulması yönünde ne gibi alternatif yollar denendi“ ifadelerini kullandı.

4'ten 85'e, 378 kişi öldü

Baran Tursun Vakfı'nın „Faili Polis Olduğu Ölüm Olayları Raporu“na göre 2007-2017 yılları arasında 378 kişi polis şiddetinden yaşamını yitirdi. 2007 yılında Türkiye hukukunda, 2559 sayılı Polis Vazife Salahiyat Kanunu'nda (PVSK) yapılan düzenleme ile kolluk kuvvetlerine „kendi öngörüsü ve takdiri ile zor ve silah kullanma yetkisi“ verildi.

Polisin silah kullanma yetkisini artıran bu düzenlemeden 8 yıl sonra ise polise yasal koruma getirdiği gerekçesiyle tartışmalara yol açan „iç güvenlik paketi“ yasası ile bu yetkiler daha da artırıldı. Demir bilye, havai fişek, sapan gibi yanıcı maddeler dahi silah kapsamına konularak, polise saldırıyı etkisiz kılacak ölçüde silah kullanabilme ve 48 saat gözaltı süresiyle ifade alma yetkisi verildi.

Doğu ve Güneydoğu illerindeki sokağa çıkma yasakları sırasında ise Genelkurmay Başkanlığı'nın dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu'na bulunduğu talep üzerine Bakanlar Kurulu tarafından 14 Temmuz 2016'da „Askere cezasızlık zırhı“ denilen bir kanun çıkartıldı. Kolluk kuvvetlerinin yetkilerini arttıran bu düzenlemeler hem yurt içinde hem de uluslararası yargısız infazların artacağı yönünde tartışmalar başlattı. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) bu düzenlemeler karşısında birçok kez „yaşam hakkının ihlal edildiğine hükmederek“ Türkiye'yi mahkum etmişti.

25 Kasım 2007'de İzmir’de polisin dur ihtarına uymadığı iddiasıyla aracının içerisinde vurularak öldürülen Baran Tursun adına kurulan Baran Tursun Vakfı’nın başkanı baba Mehmet Tursun, 2007-2017 yılları arasında kamuoyuna yansıyan polis şiddetinden yaşamını yitirenlerin çetelesini tuttu. Vakıf, daporda son 10 yıl içinde polis şiddetinden en küçüğü 4, en büyüğü 85 yaşında olan 378 kişinin yaşamını yitirdiğini belirtti.

‚Polis yargı tarafından cezasızlıkla cesaretlendiriliyor‘

Avukat Gökmen Yeşil, Kahiroğulları gibi, son 10 yılda artan faili polis olan ölüm olaylarının başta PVSK ve bağlı mevzutta yapılan değişikliklerle polisin yetkisinin artırılmasından kaynaklandığının altını çizdi. Diğer sorunun ise siyasal iradenin bu sorunlara yaklaşımı olduğunu vurgulayan Av. Yeşil konuşmasını şöyle sürdürdü:

„Faili polis olan ölüm olaylarında faillerin yargı tarafından cezasızlıkla cesaretlendirildiği açıktır. Benzer birçok olayda polisin silahını çok rahat kullandığını, ölümlere neden olduğunu görüyoruz. Maalesef bu rahatlık siyasi iradenin ‚benim polisim işini bilir‘ korumacılığından ve yargının cezasızlık pratiğinden besleniyor.“

‚Siyasi iradenin tercihi yaşam hakkından yana değil‘

Benzer durumlarda şüpheli kolluk görevlileri hakkındaki soruşturma işlemlerinin, şüpheli polisin görev yaptığı yerdeki kolluk birimi tarafından yürütüldüğünü, sahte tutanak hazırlanması ve kamera kayıtları ile oynanması gibi vakaların da yaşandığını belirten Yeşil, „Faili polis olan ölüm olaylarında faillerin yargı tarafından cezasızlıkla cesaretlendirildiği açıktır. Siyasi iradenin tercihi yaşam hakkından yana değil.“ dedi.

taz lesen kann jede:r

Als Genossenschaft gehören wir unseren Leser:innen. Und unser Journalismus ist nicht nur 100 % konzernfrei, sondern auch kostenfrei zugänglich. Texte, die es nicht allen recht machen und Stimmen, die man woanders nicht hört – immer aus Überzeugung und hier auf taz.de ohne Paywall. Unsere Leser:innen müssen nichts bezahlen, wissen aber, dass guter, kritischer Journalismus nicht aus dem Nichts entsteht. Dafür sind wir sehr dankbar. Damit wir auch morgen noch unseren Journalismus machen können, brauchen wir mehr Unterstützung. Unser nächstes Ziel: 40.000 – und mit Ihrer Beteiligung können wir es schaffen. Setzen Sie ein Zeichen für die taz und für die Zukunft unseres Journalismus. Mit nur 5,- Euro sind Sie dabei! Jetzt unterstützen

0 Kommentare

  • Noch keine Kommentare vorhanden.
    Starten Sie jetzt eine spannende Diskussion!