İstanbul'dan çıkması yasak: Adil Demirci tahliye edildi
Türkiye'de yaklaşık on aydır tutuklu yargılanan Türk ve Alman vatandaşı Adil Demirci tahliye edildi. Demirci'nin İstanbul il sınırlarını terk etmesi yasak.
Sosyal hizmet uzmanı ve ETHA muhabiri Adil Demirci'nin yanı sıra 22 sanığın “terör örgütü üyeliği“ ve “terör örgütü propagandası“ ile yargılandığı davanın ikinci celsesi 14 Şubat Perşembe günü Çağlayan'daki İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Tutuklu yargılanan altı sanıktan yalnızca Adil Demirci ve Hasan Kılık, adli kontrol şartıyla tahliye edildi.
Demirci hakkında verilen adli kontrol kararının mağduriyet yaratacağına vurgu yapan avukat Mustafa Peköz, Demirci'nin annesinin ileri derecede kanser hastası olduğunu ve seyahat edemediğini hatırlatırken, Demirci'nin Almanya'daki işini de kaybedebileceğine dikkat çekti.
„Yine mi gelmiş bunlar?“
Saat 11’de başlayan duruşmaya katılım yoğundu. Duruşmayı takip edenler arasında tutuksuz yargılanan sanıklar, sanık yakınları ve basın mensuplarının yanı sıra Alman konsolosluğundan gelen ve aralarında İstanbul Başkonsolosu Michael Reiffenstuel’in de bulunduğu bir heyet de vardı. Mahkeme heyeti başkanı Selami Yılmaz, Alman heyeti için çeviri yapan tercümanın konuşmasından rahatsızlık duydu. Yılmaz, duruşma sırasında “Yine mi gelmiş bunlar? Bu görüntüden hiç hoşlanmıyorum. Sus, sesini duymak istemiyorum. Dikkatim dağılıyor. Anlıyorsa anlasın; çevirme.“ sözleriyle tepki gösterdi.
Savcı mütalaasında aralarında Adil Demirci’nin de bulunduğu, tutuklu yargılanan altı sanık hakkında suç vasfının değişme olasılığının yüksek olması ve tutukluluk süreleri dikkate alındığında adli kontrol tedbirleriyle tahliye talebinde bulundu. Savcının mütalaasını bildirmesinin ardından ifade veren Adil Demirci, “Anma eylemlerine katılmakla suçlanıyorum. Anma eylemlerine katıldığım doğrudur fakat bu anmalara gazeteci olarak katıldım. Tutuklandığım dönemde bir haftalık bir ziyaret için Türkiye’ye gelmiştim. Tahliyemi talep ediyorum“ diye konuştu. Mütalaaya rağmen Demirci ile birlikte sanıklardan yalnızca Hasan Kılık tahliye edildi.
Demirci’nin avukatı Mustafa Peköz yurt dışı yasağı talebine karşı çıkarken, bunun yurt dışında yaşayan müvekkili için çifte mağduriyet yaratacağını belirtti. Peköz, “Müvekkilim yurt dışında yaşıyor ve çalışıyor. Eğer yurt dışı yasağı ile tahliye edilirse mağdur olacak ve işinden olacak. Müvekkilimin ailesi de yurt dışında yaşıyor; üstelik annesi dördüncü derece kanser hastası ve kendisinin uçağa binme izni yok. Müvekkilim annesini her an kaybetme tehlikesiyle yüzyüze iken yurt dışı yasağı gelirse mağdur olacak.“ ifadelerini kullandı.
Davanın ardından taz.gazete'ye konuşan avukat Peköz, Demirci'nin aslında Kasım ayındaki ilk duruşmada tahliye edilmesi gerektiğini ve bu yüzden de bu kararı beklediklerini ifade etti.
Adil Demirci'nin Almanya'da yaşayan kardeşi Tamer Demirci de bu kararı beklediklerini söylerken, telefon üzerinden taz.gazete'ye verdiği demeçte „Kardeşimin hapisten çıkması önemliydi. Kendisi şimdi de açık bir cezaevinde, ama en azından onu ziyaret edebileceğiz.“ dedi. Tamer Demirci, yurt dışı yasağının kalkması için Köln'de her hafta düzenledikleri eylemlere devam edeceklerini belirtti.
Bir sonraki duruşma 30 Nisan'da görülecek.
taz lesen kann jede:r
Als Genossenschaft gehören wir unseren Leser:innen. Und unser Journalismus ist nicht nur 100 % konzernfrei, sondern auch kostenfrei zugänglich. Texte, die es nicht allen recht machen und Stimmen, die man woanders nicht hört – immer aus Überzeugung und hier auf taz.de ohne Paywall. Unsere Leser:innen müssen nichts bezahlen, wissen aber, dass guter, kritischer Journalismus nicht aus dem Nichts entsteht. Dafür sind wir sehr dankbar. Damit wir auch morgen noch unseren Journalismus machen können, brauchen wir mehr Unterstützung. Unser nächstes Ziel: 40.000 – und mit Ihrer Beteiligung können wir es schaffen. Setzen Sie ein Zeichen für die taz und für die Zukunft unseres Journalismus. Mit nur 5,- Euro sind Sie dabei! Jetzt unterstützen
Starten Sie jetzt eine spannende Diskussion!